yaşamın kendisi bile

seni anlatmak için var

...

hep uçlarda

konular

bir yanda çığlık

bir yanda ölüm sessizliği

arası yok (mu?)

çıkamadığından mı

büyüğü

çıkamadığından mı

hiçliği

diğer iki ucu da

saymazsan olmaz

haykırmak

öfkeden mi nefretten mi

ya da

konuşmak "insan gibi"

hep kalıplar

hep kalıplar

gibi olmak hep

kendin olamıyorsun

tabii ki var

umursayacak olduğunu

düşündüğüm şeyler

...

duygulardır

heyecanları tetikleyen

zorluklar

hayatımızın her anında

ev çocuk iş eş arkadaş

uzar gider zorun listesi

ama değil midir 

önemli olan

aşabilmek zorlukları

o zaman olur

daha mutlu insan

anlık da olsa

mutluluk

rutini yakalamak değil

paylaşmaktır 

zorun değerini bilenle

...

öylesine kaçıvermiş

dördüncü boyutta

üçünü kontrol edebiliyorsun

da

bir şekilde

ama dördüncüyü

asla

bunu en çok hissettiğim zamanlar

trafik ışığında beklediğimde

32, 31, 30... 

tek tek akıyor ama geriye

bilmem kaç milyarda biri

sana verilen yaşam kredisinin

söküldüm düşündüm de

sonradan dikilir mi? 

bilmiyorum

...

yanlış alarm

sabah kalkıp da

görünce kırmızı 1 işaretini

heyecanım tavan yaptı

o mu diye?

yanlış alarm

yetin Kasım' ın "merhaba" sıyla

gene yabancı diyarlarda aldığın 

...

aynı yıldızların mı

yaşıyoruz altında

inanmam zor

sanki çok uzaklarda

başka başka

dünyalardayız

seninle

uzak hissediyorum

soğukluğunda gerçeğin

yakın hissediyorum

içimde

...

iyiyim

merak etme

ediyorsan eğer

izleri var

yıpranmışlıkların

ama

gizliyorum

ruhumda

...

dayadım merdiveni

kambura

bilemedin!

düşündüm dedim ki;

(kendi kendime)

merdiven çıkmaya değil

inmeye aslında

belki iner de kambur

kurtulur asalaktan

o,

insan,

yetmiştir artık

"neden ben"ler

...

bir sevenim olsaydı

keşke benimde

bırak yedi buçuk milyarın görebildiği

bir tek benim görebildiğim 

veya duyabildiğim

bir "seni seviyorum"

deseydi

...

yanılıyor muyum

seninle ilgili

seni olmadığın biryere mi

koyuyorum acaba

kalbimde

hayır değil

çünkü artık

öyle bir yerde 

saklıyorum ki seni

gerçekle hayal

birbirine karıştı

ama ikisi de

bir oldu bende

...

elbet karşılaşacağız

bir gün

bir an

hep merak ediyorum

nasıl davranacağım

nasıl davranacaksın

sadece bakmak istiyorum

sana

belki bir de

dokunmak

hayal olmadığından

emin olmak için

...

engel olmalıydım

ters taraftan inmene

yazmadıklarım

yazamadıklarım

hala eksik bıraktıklarım

neden?

ne zaman?

...

Gerçeğin gözü kör olsun

zerrelerden bahsediyorum

kütlelerden değil

hep öyle miydim?

bence evet

aradığım:

yaşamın zerreleri

ençok da

seninle ilgili

...

tenine

ruhuna

dokunmanın mutluluğu

dokunamamanın

acısı

...

aşk

ruhu hareketlendiriyor

Başka Türlü Bir Şey - Can Yücel

 

başka türlü bir şey benim istediğim
ne ağaca benzer, ne de buluta
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz,
havası ayrı hava..

bir başka yolculuk dalından düşmek yere
yaşadığından uzun

bir tatlı yolculuk dalından inmek yere
ağacın yüksekliğince
dalın yüksekliğince rüzgarda
ve bir yeni ömür
vardığın çimen yeşilliğince

nerde gördüklerim
nerde o beklediğim
rengi başka
tadı başka.

...

birçok şeyi

mükemmele yakın

yapıp da

sende başarısız

ve 

cesaretsiz olmak

bu ben olmamalıyım

...

bir formüldü yazdığım

olanaksız bir eşitlik

seninle doğrulamaya

muhtaç

olamaz olanı yani

tabiata karşı

pozitife karşı

ama benim yanımda

ilk defa